Antakya’daki
Gezi eylemleri sırasında Abdullah Cömert’in ölümüne neden olan polis memuru
Ahmet Kuş’un tutuksuz yargılandığı davanın yedinci duruşmasında da karar
çıkmadı. Sanığın tutuklanması talebi bir kez daha reddedilirken, dava 19
Şubat’a ertelendi.
Ahmet
Kuş’un ‘olası
kastla öldürme‘ suçundan 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle
yargılandığı davanın yedinci duruşması Balıkesir’de görüldü. Mahkemede
öncelikle ‘sanık polisin gaz tüfeği atışıyla ölümün gerçekleşeceğini
öngörüp öngöremeyeceği‘ sorusuna yanıt vermesi talep edilen
Birinci Adli Tıp İhtisas Kurumu’nun raporu okundu. Raporda, ‘Kastın
tayini, adli tıbbın çalışma alanına girmez‘ denilirken konunun
mahkeme tarafından aydınlatılmasının uygun olduğu vurgulandı. Cömert ailesinin
avukatı Hatice Can, “Adli
Tıp’ın suçun niteliğinin tayin ve tespiti mahkemeye aittir görüşüne
katılıyoruz. Biz de en başından beri bu görüşü savunuyorduk” dedi.
Avukatına
katıldı
Sanık avukatı İbrahim Uzun,
Adli Tıp raporunda çelişkiler olduğunu iddia ederken, “Olayın müvekkilimin eylemiyle
gerçekleştiğine dair şüphe ve kesin kanaat bulunmamaktır” dedi.
Duruşmaya Mersin’den SEGBİS
yöntemiyle katılan sanık polis, açıklamada bulunmazken sadece avukatının
beyanına katıldığını söylemekle yetindi. Mahkeme heyeti sanığın tutuklanması
istemini SEGBES aracılığıyla tüm duruşmalara katılması, kaçma şüphesi olduğuna
dair somut delil bulunmaması nedeniyle bir kez daha reddetti.
Mahkeme, taraflara davanın esası hakkında yazılı sözlü beyanda bulunmaları
için süre verip duruşmayı 19 Şubat 2016’ya erteledi.
Bir saatlik
dava için 18 saatlik yol
Duruşma bitiminde
konuşan Cömert’in annesi Hatice Cömert,“Biz adalet istiyoruz ama adalet yok. Ne
adalet var, ne vicdan var. Biz Hatay’dan buraya geldik, yolculuğumuz 18 saat
sürdü. Mahkeme ise bir saat sürdü. Yine karar verilmedi. Dava yine uzadı. Katil
yine dışarıda” dedi.
Sanık polis memuruna da
seslenip beddua okuyan Cömert,“Benim oğlum sana ne yaptı? Senin gibi
gençti. Allah kahretsin, emri verenlerin Allah belasını versin. Benim
oğlumu katlettiler. Bu Abdullah’ın duruşması değil hepimizin duruşması. Kimse
ölmesin, başka analar ağlamasın. Ben 2.5 yıldır ağlıyorum. O hakim, o savcı,
korkuyorlar, ceza vermiyorlar. O katil dışarıda. Bizi Hatay’dan Balıkesir’e
sürüklüyorlar. Benim oğlum Hatay’da öldü, Balıkesir’de ölmedi. Niye buraya
taşındı? Bize ceza veriyorlar. Katile ceza vermiyorlar bize ceza veriyorlar” diye konuştu.
Baba Cömert: Emri en üst makamdan aldılar
Baba Edip Cömert ise polisle
birlikte vali, emniyet müdürü, içişleri bakanı ve başbakanın da oğlunun
ölümünden sorumlu olduğunu savunarak, “Bunlar emri en üst makamdan aldılar ve
benim çocuğumu öldürdüler” ifadelerini kullandı.
Avukat Can:
Son yaklaşıldı
Avukat Hatice Can da davada
artık sona yaklaşıldığını belirtirken, “Bu
celsede polisin tutuklanma istemimiz kabul edilmedi ancak gelecek celsede
tutuklanacağına inanıyoruz” diye
konuştu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder